DHCP ve Dns

DHCP
Ağın düzgün çalışması için gerekecek adresleri söyler. İp ve dns gibi ayarların otomatik olarak yapılmasını sağlar. Genelde ip dağıtmak için kullnılır.
Dhcp sunucusu, ip adresi verir.
Avantajları;
Ağı ilklendirmeyi sağlar.
İp bloğunu daha verimli kullanmayı sğlar.
Tek tek configürasyon yapmaya gerek kalmaz.

Adres havuzu: dhcp belli bir bloğu alır ve bu bloktaki adresleri dağıtır. Örneğin; 10.11.12.10 ve 11.11.12.20 aralığını aldığımızı varsayalım. Bu aralığa adres havuzu denir.
Dışlama aralığı:adres havuzunda dağıtılmasını istemediğimiz bir aralık varsa dışlanabilir. Buna dışlama aralığı denir.
**evimizde internet varsa modem yönlendirme görevi yapar ve üstünde DHCP çalışır.
Bir ağda ne kadar statiğe yakın bir yapı olursa, servislerin çalışması o kadar verimli olur.
DHCP sunucu, dağıtılan ip adreslerini eşleştirir. 2. katman adresiyle eşleştirir. Bir sonraki sefer aynı bilgisayar istek yaparsa, aynı adres verilmeye çalışılır. Buna kiralama denir.
Aslında ip dağıtımı dinamiktir ama servisler ilgili bilgisayara ulaşsın diye statik gibi yapılmaya çalışılıyor. Adresler bilgisayarlara sonsuz kadar verilmez. Belli bir süre için kiralanır. Süre sonunda o ip boş sayılır ve başka bilgisayarlara verilir.
DHCP; 2. katman adresleriyle, 3. katman adreslerini eşleştirebilir.
Kablosuz ağlarla yani taşınabilirlikle DHCP önem kazandı. Otomatik konfigürasyon yapıldığı için bölge değişse de kablosuz ağlarda sorun olmamaktadır.
Kiralama süresi genel olarak 8 gündür.
Ayırma: DHCP belli bir mac adresi, istekte bulunursa belli bir ip adresinin verilmesini sağlar. Yani DHCP, ip adreslerinin dağıtımını statikleştirilir. Ayırmalar bu görevi yapar.

İp’ler kişiler tarafından hatırlanmaz. İsimlerle çalışmak daha anlamlıdır. Birçok bilgisayar ağında uçlar isimlendirilir. Bu isimlerden cihazlara erişilir.
Unix, host dosyası tutar. Bu dosyada bilgisayarların isimleri tutulur. Host dosyasında kayıtlar şu şekilde tutulur;
İp adresi bilgisayarın adı
101.102.103.104 google

Böylece kayıtlar bir sefer host dosyasına yazılır ve bundan sonra kullanılır. Fakat bazen sistemler arasında bile farklılık görülebilir. Bilgisayarların sayısı arttıkça tüm bilgisayarların takip edilmesi problem haline gelir. Stanford üniversitesi buna bir çözüm bulmuştur. Bu çözüm; internete yeni bağlanan bilgisayarlar ip adreslerini ve isimlerini Stanford’a yollasınlar böylece host dosyası bir merkezde toplansın şeklindedir. Fakat bu yolda da bazı sorunlar yaşanmıştır. Herhangi bir bilgisayar bu merkeze başvurmadığı taktirde onun ismini öğrenemeyiz. Bazen de bir bilgisayarın ip adresi değiştikten belli bir süre sonra host dosyasındaki kaydı güncellenmektedir. Bu sürede o bilgisayara ulaşamayız.Kullanıcıların sürekli olarak güncellemeleri takip etmek zorunda kalması da bir problemdir. Yönetimin tek noktadan olması da problemlere yol açmıştır.

*** Girilmesini istemediğimiz bir site olduğunda sitenin adını yazdıktan sonra ip adresini isteğimize göre verebiliriz. Böylece o sitenin adı yazıldığında kişileri istediğimi ip adresine yönlendirmiş oluruz.
***Bir ip birden fazla isimle eşleştirilebilir.
Sonuç olarak host işlevsel değildir. Merkezi güncelleştirmeler ve kullanıcı güncelleştirmeleri sorunlara yol açmaktadır. Mevcut bilgisayarları öğrenmek de zordur. Bu sorunları çözmek için DNS servisi tanımlanmıştır.
DNS
Temel olarak internet üzerinde adı bilinen bir bilgisayarın ip adresini ya da ip adresi bilinen bir cihazın adını bulmaya yarar. Yani isim-ip çözümlemesi yapar.
Host sistemine benzer bir yapısı vardır. tek farkı dağıtık olmasıdır. Burada sadece bilgisayarlar isimlendirilmez, bilgisayarlar ve bilgisayarların bağlı olduğu ağlar da isimlendirilir.
Bir sorgu nasıl yapılır. Mesela http://google.com.tr adresinin IPv4 karşılığı nedir? Bunun için çözümleyici ya da sizin bilgisayarınız Internet'te birkaç yetkili isim sunucusunu gezmek zorundadır. İlk başta " . " sunucularından tr TLD'si için yetkili isim sunucu IP'si bulunur. Bunun IP'si (ki bu IP'nin makina ismi ülkemiz için ns1.metu.edu.tr ya da ns2.metu.edu.tr'dir) alındıktan sonra bu yetkili isim sunucuya "com.tr." i barındıran yetkili isim sunucu IP'si sorulacak ve bu işlem böylece devam edecektir ve sonuç olarak 72.14.221.104 adresini sizin makinanız ya da /etc/resolv.conf dosyanızda bulunan çözümleyicinin Google Türkiye'nin yetkili isim sunucusundan aldığı bilgilere göre belleğinde belli bir müddet tutacaktır.
***dns sisteminde, bir bilgisayarın ip adresi değişirse merkeze haber vermeye gerek yoktur. bilgisayar kendi ağıyla ilgili değişikliği, merkezi bir yapılandırma olmadan yapar.
***dns ile çok daha fazla noktaya gideriz ama dns çok daha işlevsel ve esnektir.
TLD: Internet alan adları belirli bir hiyerarşiye göre tanımlanmaktadır. Bu hiyerarşide bir web adresin en sağ tarafta yazan adı, en üst seviye alan adını belirlemektedir. tr.wikipedia.org örneğinde .org en üst seviye alan adıdır.
***DNS hiyerarşisinin en tepesinde kök alan adı sunucuları (root nameservers) vardır. Şu an sayıları 13 olan kök sunucuları, her DNS sorgusunun başladığı yerdir.Kök sunucuları sadece kendisinden bir alt seviyedeki .com, .net, .org, .tr gibi üst düzey alan adları (Top-Level Domains - TLD) sunucularının IP adreslerini bilir.
Sistemlerin bir sorunu vardır. bilgilere ulaşabilmek için çok fazla sayıda sorgu yaparız. Bunun engellemek için iki yok vardır;
1- kök sunucuları ve TLD’yi yöneten DNS sistemleri, aşağı kısmı önbellekler yani tüm ağacın yapısını tutarlar. Böylece 5,6 sorgu yerine ilk noktadan problem çözülür.
Fakat bu sefer de bütün dünya kök sunucularından işlem görmeye çalışacaktır. Bu yüzden standart DNS sistemi bu amacı sorgulayacak, ağaca dahil olmayan, farklı bir dns sunucusunun sorguları bizim adımıza sorgulamasını sağlar.
2- Önbellek kullanımı: önbellek sayesinde her defasında ağacı taramak zorunda kalmayız. Bu sunucu sorgu sonucunu saklar başak bir kişi de ihtiyaç duyduğunda bütün ağacı taramadan sonucu gönderir. Böylece gerçek ağaç en az yıpranmayla çalışır. Fakat burada da bir problemle karşılaşabiliriz. Gerçek ağaçtan dönen bilgilere güvenebiliriz. Ama önbellekleme sunucusu ya bizi başka bir bilgisayara yönlendirirse. Gerçek ağacı sorgulamadığımızdan dolayı güvenilir olmayabilir.
Bazen önbellekte tutulan kayıtlar ile ilgili veri değişikliğinde çözümleme işlemi gerçekleştirilemeyebilir. Bu ihtimali ortadan kaldırmak için sunucular üzerinde alan adı geçerlik süresi TTL belirlenir ve ön bellekteki veriler bir süre sonra geçersiz sayılır.